07 Mayıs Salı 2024
1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu afet bölgesinde: 2 bin 830 kişi de tahliye edildi

Soylu, selin yaşandığı Düzce'de yaptığı incelemelerinin ardından Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezine geçti. Burada afet koordinasyon toplantısına başkanlık eden Soylu, kurum ve kuruluşların temsilcilerinden kentteki son duruma ilişkin bilgi aldı, değerlendirmelerde bulundu. Toplantının ardından basın mensuplarına açıklama yapan Soylu, selden etkilenen Sinop, Kastamonu, Bartın, Zonguldak, Karabük, Düzce ve Bolu illerine geçmiş olsun dileklerini iletti. Sel afetiyle ilgili meteorolojik uyarının ardından tüm kamu kurum ve kuruluşlarının gerekli bütün tedbirleri alarak harekete geçtiğini ifade eden Soylu, vatandaşlara da görsel ve işitsel bilgilendirme araçlarıyla bilgilerin aktarıldığını belirtti. Bu afette AFAD'ın daha önce bir kez kamuoyu ile paylaştığı erken uyarı sisteminin de 5 ilde ilk kez uygulandığına dikkati çeken Soylu, "Sel afetinde 2 vatandaşımız kayıp. Kayıplarımızdan biri Kastamonu birisi de Düzce'de. 2 bin 830 kişi de tahliye edildi. 7 bin 860 personel ile 2 bin 191 araç, 6 helikopter ve 1 insanlı keşif uçağı çalışmalarda yer alıyor. Bugüne kadar İller Bankasından 26 milyon 250 bin lira, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından 3 milyon, AFAD'dan 17 milyon 900 bin lira olmak üzere toplam 47 milyon 150 bin lira yardım ve destek ödeneği çıkarıldı." açıklamasında bulundu. Bakan Soylu, afet kapsamında 112 Acil Çağrı Merkezine 3 bin 33 ihbar geldiğini söyledi. Afetten etkilenen illerde yapılan değerlendirmelere göre, şehirler ve köyler arasındaki altyapı ile tarım alanlarındaki hasar açısından tablonun ağırlaştığını anlatan Soylu şunları söyledi: "Düzce'de gördüğümüz tablo hakikaten endişe vericidir. Sadece Gölyaka'da 5 bin dönüm ekili arazi sular altında. İl genelinde toplam 21 bin dönüm arazi sular altında. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bakanlarımız, diğer yetkililer kurum ve kuruluşlar, hasarların onarılması, tespiti ve hayatın normale dönmesi için çalışıyor. Elektriğinden suyuna kadar bütün çalışmalar devam ediyor." Soylu, Kastamonu'da 78, Düzce'de ise bu saat itibarıyla jandarmadan alınan takviyeyle 200'ün üzerinde arama kurtarma personelinin çalışmalara devam ettiğini dile getirdi. Yakınları kayıp olan ailelere sabır dileyen Soylu, arama kurtarma çalışmalarına katılanlara ise başarılar diledi. "105 bin tavuk telef oldu" Düzce'de ilin suyunu temin eden ana isale hattında 4 kilometrelik kopukluk meydana geldiğini vurgulayan Soylu şunları kaydetti: "Düzce Belediye Başkanımız, İller Bankası, bütün kurum ve kuruluşlar bu gece yarısına kadar Düzce'ye su verilmesi için çalışıyor. Esas itibarıyla bu kolay bir iş değil. Köylerde, diğer noktalarda ciddi hasar var. Kurumlarımız kolları sıvamış durumda. Köylerin ulaşımı da sağlanacak. Elektrik gitmeyen 2, su verilemeyen 37 köy var. Bu konuda İl Özel İdaresi ciddi çalışma yapıyor. Düzce merkezdeki TOKİ'nin yaptığı 70 blokluk, 1200 dairelik alanda elektrik saatlerinin bulunduğu noktaları su basması nedeniyle elektrik kesintisi oldu. Şu ana kadar 56 blokta elektrik verildi. Bu sorun da aşılmaya çalışılıyor. Kayda değer olduğu için söylüyorum. Üç tavuk kümesi ve 105 bin tavuk telef oldu. Onlar da bizim canlarımız. Doğa içinde ne kadar kayıpla karşıyayız, bunu hesap edebilir durumda değiliz. Sular çekildikten sonra tarım hasarıyla ilgili net bir tabloyu ortaya koyabileceğiz. Bütün illerde ciddi çalışma söz konusu." Bakan Soylu, vatandaşların ev ve iş yerleriyle ilgili hasar tespit gruplarının çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek bu süreçten de el birliğiyle çıkılabileceğine olan inançlarının tam olduğunu dile getirdi. Soylu şöyle devam etti: "Türkiye afet bölgesidir, unutulmamalıdır. Heyelandan sele, depremden çığa kadar Türkiye'nin her tarafı afet bölgesidir. Yaptığımız bütün imalatları, attığımız bütün adımları Türkiye'nin afet bölgesi olması gerçeğinden hareketle yapmamız kaçınılmazdır. Türkiye afet bölgesidir demek kolay değil. Cennet bir vatanımız var. Cennet vatanımızın, kendine ait, doğanın ortaya koyduğu özellikler de söz konusu. Bugün 7 ilde madenle ilgili afet tatbikatı yaptık. Bu yıl afet tatbikat yılı. 54 bin 302 tatbikat gerçekleştiriyoruz. Türkiye'de ilk kez yapılan tatbikatları yapıyoruz. Hazırlıklı olmalıyız. Sel tatbikatı yaptık Vakfıkebir'de. Tatbikatın ilk çıktısını erken uyarı sistemi ile illerimizde kullandık. İl risk azaltma planlarımız var. Onlara da önem vermeliyiz." Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla afet bölgelerinde hayatın normal akışı temin edilene kadar çalışmalara devam edeceklerini sözlerine ekledi. Bakan Soylu, daha sonra 112 Acil Çağrı Merkezini ziyaret ederek personele başarı diledi ve helikopterle Bartın'a gitti. Toplantıda İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Mücahit Demirtaş, Düzce Valisi Cevdet Atay, Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, AK Parti Düzce Milletvekili ve Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir de yer aldı.

1 yıl önce

Afet bölgesindeki hayvan yetiştiricilerine yem desteği verilmesine ilişkin karar Resmi Gazete’de

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı’na göre yetiştiricilere bir defaya mahsus olmak üzere büyükbaş için 500 TL, küçükbaş için 50 TL yem desteği ödemesi yapılacak. Hayvancılık Bilgi Sistemi içerisinde yer alan TÜRKVET veri tabanına kayıtlı yetiştiricilere, Tarım ve Orman Bakanlığınca Ziraat Bankası aracılığıyla yem desteği tutarı ödenecek.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan duyurdu: Afet bölgesindeki TOKİ taksit ödemelerini 3 ay erteledik

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay Afet Koordinasyon Merkezi'nde açıklamalarda bulunuyor: Asrın felaketi olarak nitelenen 6 Şubat depremlerinin üzerinden 2 hafta geçti. Ülkemizin 11 ilinde yıkıma ve büyük can kaybına yol açan bu afet Türkiye'nin depremi ile yangını ile seli ile ve diğer tüm tehditleri ile zorlu bir coğrafyada olduğu gerçeğini hepimize bir kez daha hatırlattı. Vatanımızı derin bir aşkla sevdiğimiz için onun güzellikleriyle birlikte zorluklarını da kabulleniyoruz. İnsanlığın kadim çağlarından beri medeniyetlerin, kültürlerin, devletlerin ve toplumların en önemli mücadele alanı olan buu coğrafyanın emanetinin son bin yıldır sahibi olmakla gurur duyuyoruz. Bu aşkla kimi zaman dışarıdan gelen istilacılara, kimi zaman içeriden zuhur eden bozgunculara, kimi zaman insan iradesini aşan tabiat felaketlerine karşı vatanımıza hep sahip çıktık, çıkıyoruz.  Haçlı seferlerine, Moğol akınlarına asırlar boyunca yaşadığımız nice siyasi ve sosyal çalkantılara son iki asrımızda da dört bir yanımızdan gelen saldırılara inançla, cesaretle, sabırla hep karşı koyduk. Millet olarak kendimizle birlikte coğrafyamızdaki tüm kardeşlerimizin de hakkını, hukukunu, onurunu, geleceğini korumak için canımız dahil hiç bir fedakarlıktan kaçınmadık. Hiç uzağa gitmeye gerek yok bu yıl ilk asrını geride bırakmaya hazırlandığımızı Cumhuriyetimizi kurarak taçlandırdığmız milli mücadelemizle vatanımıza ebediyen sahip çıkma irademizi tüm dünyaya tekrar gösterdik. Cumhuriyet tarihimiz boyunca da demokrasi ve kalkınma mücadelemiz kesintisiz sürdü. Bin yıldır bu vatan topraklarında ne yaşarsak yaşayalım asla teslim olmadık, asla vazgeçmedik, asla umutsuzluğa kapılmadık. İki hafta önce bugün yaşadığımız depremleri işte bu uzun ve meşakatli yürüyüşün acı bir sayfası olarak kalplerimize ve milli hafızamıza nakşettik. Şu anda aramızda ailesinden bakıyorsunuz eşini, çocuğunu, akrabasını kaybeden nice kardeşlerim var. Hepsine başsağlığı diliyorum. Başınız sağoğlsun.  Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli olarak 9 saat arayla yaşadığımız 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler etki alanı ve yıkım gücü ile dünyada eşi benzeri olmayan hadiseler olarak tarif ediliyor. Depremde kırılan 5 ayrı fay hattının yüzlerce kilometrelik bir alanda üzerinde yaşadığımız toprakta 7 metreyi aşan yer değiştirmelere yol açtığı belirlendi. Sarsıntının sebep olduğu yıkıma, çetin kış şartlarının çıkardığı sıkıntılar da eklenince depremden sonraki ilk günlerde tüm gayretlerimize rağmen kimi eksiklik ve aksaklıklar yaşandığını biliyoruz. Deprem bölgesindeki kamu ve sivil toplum afet kapasitesinin ilk anda büyük ölçüde devre dışı kalması güçlükleri daha da artırdı. Deprem haberini aldığımız andan itibaren tüm bakanlıklarımızı, kurumlarımızı, belediyelerimizi, sivil toplum kuruluşlarımızı harekete geçirdik. Devletin ve milletin tüm imkanlarını bölgeye ulaşmak, arama kurtarma çalışmalarını başlatmak, yardımları organize etmek için seferber ettik. Türkiye'nin 81 ilinden doğrudan bu işle görevli olanlar dışında arama kurtarma yapabilecek enkaz kaldırma, yardım, güvenlik çalışmalarına destek olabilecek tüm kamu görevlilerini tüm sivil organizasyonları deprem bölgesine yönlendirdik. Konteyner ev sayısını ihtiyaç dahilinde 200 bine çıkaracağız. Milletimiz 7'den 70'e fertlerinin tamamıyla bu seferberliğe gönülü olaak zaten katıldı. Uluslararası yardım çağrısı yaparak diğer ülkelerden arama kurtarma ve yardım ekiplerini de ülkemize davet ettik. Olağanüstü hal, afet bölgesi, mücbir sebep ilanları ile süreci yürütmek için gereken hukuki alt yapıyı oluşturduk. Öncelikle depremin yıktığı binaların altında kalan vatandaşlarımızı çıkarmak, bununla birlikte felaketten kurtulan insanlarımızı yeniden hayata bağlamak için gece gündüz çalıştık. Halen devam eden ve büyüklükleri 1'i 6'nın, 37'i 5'in, 351'i 4'ün üzeri olan 6 bini aşkın artçı sarsıntının yol açtığı tehlikelere rağmen ekiplerimiz kahramanca çalışmalarını yürüttü. Tamamen yıkılmış 21 bine yakın binadaki 71 binin üzerinde bağımsız birimin enkazı kaldırıldı. Yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı 118 bin binadaki 412 bin bağımsız birim tahliye edildi. Ayrıca orta hasarlı 24 binden fazla binadaki 133 bini aşkın bağımsız birimdeki vatandaşımızın geçici barınma merkezlerine veya güvenli yerlere nakli sağlandı. Buna karşılık deprem bölgesinde 8-9 bin binadaki 3 milyon 108 bin bağımsız bölümün az hasarlı veya hasarsız olduğu belirlendi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız 7 bin 328 personeli ile gerçekleştirdiği hasar tespit çalışmalarını bitirmek üzeredir. Vatandaşlarımız elektronik devlet sistemi üzerinden evlerinin hasar durumunu ile ilgili raporlara ulaşabiliyor. Deprem anından itibaren yürütülen çalışmalarda 35 binden fazlası arama kurtarma personeli olmak üzere 271 bin destek, yardım, güvenlik personeli görev aldı. Ülkemizin çeşitli yerlerinden 12 binin üzerinde ağır iş makinası bölgedeki enkaz kaldırma ve alt yapı faaliyetlerine katıldı. Milli Savunma Bakanlığımız ile Emniyet ve Jandarma teşkilatlarımız başta olmak üzere kamu kurumlarımıza ait 77 uçak, 120 helikopter, 38 gemi, 45 insansız hava aracı kurtarma, yardım ve tahliye çalışmalarına iştirak etti. Savunma Sanayii Başkanlığımızın enkaz altı ve duvar arkası görüntüleme sistemleri de arama kurtarma faaliyetlerinde aktif olarak kullanıldı. 

1 yıl önce

3 saat içinde afet bölgesine müdehale edildi

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: Kahraman ordumuzun sınırlarımız içinde ve dışında görevi başında olan tüm mensuplarına başarılar diliyor Rabbim askerimizi her türlü kazadan beladan saldırıdan muhafaza etsin. Tarihçiler bizim milletimiz için ‘Asker millet’ ifadesini kullanır. Gerçekten de milletimizin her bir ferdinin askerliğin gerektirdiği mücadele ruhuna disipline fedakarlığa sahip olduğunu görüyoruz. Biliyoruz kısa veya uzun dönem askerlik torbasından geçmeyen hiçbir Türk evladı olmaz. Elbette günümüz teknolojisi ve şartları askerliğin kritik birimlerinin ve işlerinin profesyonel kadrolar eliyle yürütülmesini gerekli kılıyor. Sözleşmeli ve uzman kadrosundaki Mehmetçiklerimizin ülkemize ve milletimize verdikleri hizmetlerle gurur duyuyoruz. Ordumuz sınır güvenliğinden terörle mücadele harekatlarına, uluslararası misyonlarından insani yardım faaliyetlerine kadar geniş bir alanda sergilediği başarılarla adeta destan yazıyor. 22 sene önce kurulan İnsani Yardım Tugayımız da kendi sorumluluk alanındaki çalışmalarıyla bu destanın önemli bir parçasıdır. Son olarak 6 Şubat depremlerinde sadece 3 saat içinde felaket bölgesine hareket için hazır hale gelen bu tugayımıza bağlı Doğal Afetler Arama Kurtarma Taburu onlarca canımızı enkazın altından kurtarmıştır. Ayrıca bölgedeki askeri birliklerle diğer yerlerden görevlendirilen askeri birliklerimizin de deprem çalışmalarına çok önemli katkısı olmuştur. Her ne kadar birileri fitne çıkarmak için sürekli zırlayıp dursa da biz askerlerimizin deprem bölgesinde fedakarca yürüttüğü çalışmaları çok iyi biliyoruz. Türkiye coğrafyasının kendisine sunduğu pek çok güzellik zenginlik imkan ve fırsat yanında tabii ve beşeri birçok tehditle karşı karşıyadır. Tabiatın kendisine uygun saygılı bir hayat kurmazsanız bir gün tabiat gelir hakkı olanı götürür. Depreme dayanaksız bina yaparsanız ilk büyük sarsıntıda yıkılır. Dere yatağına bina inşa ederseniz ilk büyük yağışta sele kapılır. Yumuşak ve meyilli sırta ev kurarsanız gün gelir toprak onu yutar. "KAMU BİNALARINI DA YENİLİYORUZ" Geçmişin ihmalleri ve eksikleri yüzünden ülkemizde tabii afetlere karşı hassasiyet taşıyan pek çok yerleşim yeri var. Biz yeni yapıların bu gerçeklere uygun inşasını sağlıyoruz. Kentsel dönüşüm çalışmalarıyla 3,3 milyon aileyi TOKİ konutlarıyla 1,2 milyon aileyi güvenli evlere kavuşturduk. Kamu binalarını da aynı anlayışla yeniliyoruz. "ÇOK AĞIR BEDELLER ÖDEDİK" Bir de siyasi ve insani tehditler var ki ülke olarak ciddi risk altındayız. Ülkemizin dört bir tarafında savaşlar gerilimler eksik olmuyor. Küresel krizin ilk etki alanı merkezinde bulunduğumuz coğrafyadır. Milletimizin olan binlerce yıllık hesaplaşmaları hala bitirememiş devletler bu toprakların sahibinin Türkiye olduğunu kabullenmek istemiyor. Terör örgütlerini kullanmak gibi yöntemlerle yaptıkları asimetrik saldırılardan asla geri durmuyorlar. Cumhuriyetimizin ilk asrına çok ağır bedeller ödedik.Biz de boş durmuyoruz. Son 20 yılda zirvesine ulaştırdığımız kalkına atılımlarımız sayesinde kendimize olan güvenimiz artmıştır. "NEREDE BİR TERÖRİST VARSA İNİNE İNİYORUZ" Geçmişte kendi sınırlarımız içiresindeki terör saldırıyla baş etmekte zorlanırken bugün dünyaya parmak ısırtan harekatlar icra ediyoruz. Nerede bir terörist varsa inine iniyoruz. Geldiğimiz seviye elbette çok önemli ama henüz bizi asıl hedeflerle buluşturacak yerde değiliz. Savunma Sanayi projelerimizi siyasi ve ekonomik gücümüzün tamamlayıcısı haline getirme safhasındayız. Bunu da başardığımızda Türkiye Yüzyılı başlayacaktır.

1 yıl önce

AFAD duyurdu! 6 il daha afet bölgesi ilan edildi

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, 6 Şubat'ta yaşanan depremler nedeniyle Bingöl, Kayseri, Mardin, Tunceli, Niğde ve Batman'ın da afet bölgesi ilan edildiğini duyurdu. Türkiye, 6 Şubat'ta tarihinin en yıkıcı depremleriyle yüzleşti. Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremler, yurdun güneyindeki 11 ili vurdu. Afet, şehirleri adeta enkaza çevirdi. Yıkılan binlerce bina ise 50 bini aşkın vatandaşa mezar oldu. Devletin tüm imkanlarının seferber edildiği afet bölgesinde yaralar hızlıca sarılmaya başlandı. Bakanlar da ilk andan itibaren görevlendirildikleri kentlerde çalışmaları yakından takip ederek hızlandırdı. Hasar tespit çalışmaları devam ediyor Geçici barınma alanlarıyla vatandaşların barınmadan beslenmeye tüm ihtiyaçları giderilirken, çalışmaların gölgesinde afet konutları da yükselmeye başladı. Bu süreçte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na bağlı ekipler, hasar tespit çalışmalarını sürdürdü. Bir yandan yıkılan binaların enkazı kaldırılırken bir yandan da hasarlı binalar yıkılmaya başlandı. 11 il ve Gürün ilçesi 'Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi' oldu Çalışmaların devam ederken Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), yeni bir açıklamada bulundu. Yapılan açıklamada, 11 ilin ve Sivas'ın Gürün ilçesinin 'Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi' olarak kabul edildiği belirtildi. 6 il daha afet bölgesi ilan edildi Açıklamanın tamamı şu şekilde: 6.02.2023 tarihinde meydana gelen deprem afetleri nedeniyle yaşanan yıkım ve can kayıpları üzerine, 11 ilimiz ve Sivas ili Gürün ilçemiz Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi olarak kabul edilmiştir.

Söz konusu depremler 11 ilimiz dışındaki bazı illerimizi de etkilemiş olup, hasar tespit çalışmaları neticesinde; Bingöl, Kayseri, Mardin, Tunceli, Niğde ve Batman illerimizde yer alan bazı yerleşim birimlerinde az, orta veya ağır derecede hasar gören binalar olduğu tespit edilmiştir.

Bu nedenle, bahsi geçen illerimizde hasar meydana gelen binaların bulunduğu yerleşim yerleri de Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi kabul edilmiştir.

1 yıl önce

AK Partili Yavuz açıkladı: Afet bölgesinde OHAL kaldırılacak

Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen sarsıcı depremlerin ardından deprem bölgesinde acil OHAL kararı alınmıştı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, katıldığı canlı yayında "Afet bölgesinde OHAL kalkıyor. 9 Mayıs itibarıyla bitecek, uzatılmayacak. Yasal önlemler de alınmıştır" ifadelerini kullandı.

7 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar: Afet bölgesi için 1 trilyon liralık kaynak tahsis edeceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da “Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşüm Şurası”nda açıklamalarda bulundu "Temmuz ayındaki ek bütçe ile deprem bölgesine 762 milyar lirayı ayırdık. 2024 yılında afet bölgesi için 1 trilyon liralık kaynak tahsis edeceğiz. OVP'de de önceliği deprem bölgesinin yaralarının sarılmasına verdik." diyen Erdoğan, "Depreme karşı en önemli araç kentsel dönüşüm. Deprem haritamızda belirli fay hatları var. Son dönemde bu haritalara göre sarsıntı yaşanmaması gereken pek çok yerde deprem oldu. 81 ili deprem bölgesi olarak görüp çalışmalarımızı sürdürmeliyiz." şeklinde konuştu. Deprem bölgesine yapılan yardımlara da değinen Cumhurbaşkanı, "Bugün itibariyle bölgede 186 bin konteynerden oluşan 341 konteyner kent kurduk. Artık çadır yok. Konteynerlerimizin 160 bine yakınına klima taktık. Yaptığımız kira yardımından 327 bin hanedeki 1 milyon 310 bin vatandaşımız yaralandı. 6 milyar 276 milyon lira kira yardımı ödemesi gerçekleştirdik. " ifadelerini kullandı.

1 2